Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu üyeleri, Afyonkarahisarda düzenlenen yıl sonu değerlendirme toplantısı kapsamında Afyon Kocatepe Üniversitesini (AKÜ) de ziyaret etti. ANS Kampusü Çok Amaçlı Salonda ağırlanan kurul üyeleri, kendileri için hazırlanan ve AKÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Karakaş ile AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solakın konuşma yaptıkları söyleşiye katıldılar. AKÜ tanıtım filminin gösterilmesinin ardından ilk konuşmayı yapan Afyonkarahisar Başsavcısı Adem Yazar, konuşmasında "Gazlıgölde halen devam etmekte olan Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Yıl Sonu Değerlendirme Toplantısı içerisinde böyle bir program düşünüldü. Sayın Rektörümüze de göstermiş olduğu ilgiden dolayı teşekkür ediyoruz" dedi. TÜKETİM NASIL GERÇEKLEŞİR? AKÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Karakaş, Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu üyelerini "Tüketim Kültürü" konusunda bilgilendirdi. Prof. Dr. Karakaş, "Tüketim, hepimizin yaşamında vazgeçilmez bir unsur; aynı zamanda insan ekolojisinin en temel ögelerinden birisi. İnsanlık tarihine baktığımız zaman insanın tüketme biçiminde ve tüketme tarzlarında dönemlere göre belirli değişiklikler olduğunu görüyoruz. Mesela geleneksel dönemde, modern dönemde ve postmodern dönemde. Tüketim nasıl gerçekleşir, insan tüketimi nasıl ve hangi ölçüde gerçekleştiriyor? Kısaca bunlara değinmek istiyorum. Geleneksel döneme baktığımızda insanoğlu, tüketimi ihtiyaçlar talebinde gerçekleştirmiş. İhtiyaçlarını giderme anlamında tüketme eyleminde bulunmuş. Tabii ki toplumsal yaşam karmaşıklaştıkça, toplumsal sınıflar ortaya çıktıkça ve statü farklılaşması yaşandıkça insanlar arasında da tüketme biçimlerinde farklılıklar görülmeye başlanmış” dedi. TÜKETİM, ZAMAN VE ZİHNİYETE GÖRE DEĞİŞİYOR Karakaş, “Ama genel olarak geleneksel topluma baktığımız zaman ihtiyaçlar temelinde bir tüketim anlayışının ortaya çıktığını görüyoruz. Çünkü tüketim aslında insanlık tarihinin oluşturmuş olduğu farklı dönemlerdeki insanlık durumlarına göre, farklı zihniyet biçimlerinde tezahür ediyor. Dolayısıyla geleneksel dönemin tüketme zihniyeti ihtiyaçlar temelinde şekillenmiş. Sanayileşme süreciyle başlayan modern döneme baktığımız zaman, 16. yüzyılda Batı Avrupada ortaya çıkan Rönesans ve Reform hareketleri sonrasında 18. yüzyılda Aydınlanma Felsefesi bağlamında ortaya çıkan bir toplum var. Büyük bir dönüşüm geçirmiş, eski rejimden, yeni rejime yani geleneksel toplumdan, modern topluma geçişin yaşandığı bu toplum, modern toplum" şeklinde konuştu. GENETİK YAPI TÜM HÜCRELERİNDE AYNIDIR Daha sonra kürsüye gelen AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak ise, "Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar" konusunda bilgi verdi. Rektör Prof. Dr. Solak konuşmasında "İnsanda on üzeri on dört hücre bulunmakta. Yani 10 trilyonun üzerinde hücre var. Tüm hücrelerde genetik yapımız aynı. Eşey hücrelerde ise genetik yapımızın yarısı var. Hücrenin içi, bir makinenin içi, çarkları gibi. Küçük bir dünya. Hücreleri ayakta tutan, hücrenin bölünmesidir. Bir vücut hücresi, içindeki moleküler yapıyı iki katına çıkardıktan sonra bölünme sürecine girer. Bölünme sürecinde de bir ana hücreden iki yavru hücre meydana gelir. Bu, insanın doğumundan, daha doğrusu döllenme denilen zigot olayından sonra, ölünceye kadar geçerli. Bir yerimizde kesi, yara olduğunda orası hemen tamamlanır. Bir travma geçirirseniz, oradaki hücre kaybı hemen tamamlanır. Canlıda genetik yapı tüm hücrelerinde aynıdır. Yetişkin bir insanda 10 trilyonu aşkın hücre var ve genetik yapı hepsinde aynı” dedi. GENETİK TÜM ORGANİZMALARDA KALITIMLA İLGİLENİRRektör Solak, “Bunu ısrarla söylüyorum. Genetik tüm organizmalarda kalıtımla ilgilenir. Genetiğin temel prensipleri bir bakteride de geçerli, bir virüste de geçerli, bir memeli hücresinde de geçerli. İnsan genetiği dediğimiz zaman insandaki genetik ve farklılıklarla ilgilenen bir bilim dalı deriz. Ama sağlık alanındakine baktığımız zaman hastalıkların tanısı, taşıyıcı testleri, doğum öncesi tanı ve hayatın daha geç dönemlerinde hastalık geçirme riski olan kişileri erken dönemde tanımlanması amacıyla da kullanılan bir disiplinidir. Gen kavramı nedir? Kalıtımın temel birimi olup, özel bir karakteri, bir özelliği, bir niteliği kanıtlayabilen ya da fonksiyonel bir görevi olan DNA parçası. Gözünüzün rengi, zekâ düzeyiniz, saç renginiz, saç biçiminiz, vücudunuzdaki belirli organların yapısı, bazı hastalıklara karşı olan direncinizi sağlayan en küçük moleküldür. Kalıtımın en küçük molekülüdür" dedi. Söyleşi bitiminde AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak eşliğinde AKÜ Devlet Konservatuvarı İbrahim Alimoğlu Müzik Müzesini ziyaret eden Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu üyeleri kampüsten ayrıldılar.
