14183,40%-0,38
42,88% 0,13
50,49% -0,18
6251,62% 1,32
10086,69% 1,00
Mehmet Akif Ersoy'un "Bülbül" isimli şiiri, yakın dönem tarihimizin en acılı günlerinden birinde, 1920 Temmuz'unda kaleme alındı. Şair, bu şiiri Yunan ordusunun Bursa'yı işgali üzerine duyduğu derin üzüntüyle yazdı.
Mehmet Akif, bu hüzün dolu şiiri, "Basri Bey oğlumuza" ifadesiyle Meclis'te Karesi mebusu olan Hasan Basri Bey'e ithaf etti. Şiirin altına düştüğü notla ise yazılış sebebini şu sözlerle açıkladı: "Bu manzume yazılırken Yunan istilası altındaki topraklarımıza, hususiyle Bursa'ya dâir elim haberler geliyordu."
Gelen haberler içinde en derin yarayı açan ise, Bursa'nın işgalinin ardından yaşanan bir olaydı. Habere göre, Yunan başkomutanı Venizelos'un ilk işi, Osman Gazi'nin türbesine gitmek olmuştu. Venizelos'un türbede sandukayı tekmeleyerek, "Kalk ey Koca Osman, Kurduğun devleti yıktık" dediği iddia edildi. Mehmet Akif, bu notta Venizelos'un oğlu Sofokles'in bu anı çektirdiği fotoğrafından da bahsetti.
Bu durum, işgalci güçlerin sadece toprakları ele geçirmediğini, aynı zamanda milletimizin sembollerini ve değerlerini de aşağılamaya çalıştığını gösteriyordu.
Tarih, bu tür saygısız davranışların başka örnekleriyle de doludur. Mehmet Akif'in metninde işaret ettiği diğer iki önemli örnek şunlardır:
Bu örnekler, milli ve manevi değerlere yönelik saldırıların, işgal politikalarının ayrılmaz bir parçası olduğunu gözler önüne seriyor.