Karataş, Türkiye’nin 37 OECD ülkesi arasında yüzde 19,2 ile son 30 günde haftada en az bir kez yiyecek parası olmadığı için yemek yiyemeyen öğrenci oranının en yüksek olduğu ülke olduğunu söyledi. Karataş ayrıca Afyonkarahisar’da ekonomik kaygılar sebebiyle çocuklarının eğitim masraflarını karşılayamaz hale gelen velilerin özellikle lise dönemindeki çocukların eğitimlerini yarıda kesmek zorunda kalarak haneye ek gelir olması amacıyla iş arayışına girmek zorunda kaldıklarını ifade etti.

GÖRMEZDEN GELMESİ KABUL EDİLEMEZ

Karataş, sağlıklı ve dengeli beslenememe nedeniyle öğrencilerin bilişsel ve fiziksel gelişimlerinde sorunlar yaşadığına dikkat çekerek, “Ülkemizde zirveye ulaşan yoksulluk, evlatlarımızın yetersiz beslenmelerine neden oluyor. Ücretsiz okul yemeği en temel haktır. Şubat 2023’te başlatılan anaokullarına besin desteği hizmeti bile ekonomik koşullar gerekçe gösterilerek deprem bölgesi haricinde durduruldu. Türkiye 37 OECD ülkesi arasında yüzde 19,2 ile, son 30 günde haftada en az bir kez yiyecek parası olmadığı için yemek yiyemeyen öğrenci oranının en yüksek olduğu ülke oldu. Böyle reel gerçekler ortadayken, iktidarın bu meseleyi de görmezden gelmesi kabul edilemez. Bir an önce devlet okullarında bir öğün yemek verilmesi kamuoyunun beklentisidir” dedi.

BESLENME ÇOCUKLARIMIZIN YAŞAM HAKKIDIR!

“Asgari ücretin, emekli maaşının açlık sınırının altında olduğu ve artık dört temel ihtiyaca da tam anlamıyla erişilemeyen sürekli borçlarla ’idare' edilen derin yoksulluk dediğimiz bir dönemdeyiz. Bu nedenle de ne asgari ücretle çalışanlar ne de kayıt dışı, günlük güvencesiz çalışan ailelerin çocuklarının düzenli ve sağlıklı beslenmeye erişimleri iyice zorlaştı. Bu da hem evde hem de okulda sağlıklı beslenemeyen çocuğun yetersiz beslenme nedeniyle çeşitli sağlık sorunları ile mücadele etmesine neden oluyor. Çünkü, yeterli besin tüketemeyen çocuklarda hem fiziksel hem de zihinsel gelişimlerini etkileyecek önemli sorunlar ortaya çıkmaya başladı. Ama buradaki en önemli sorunlardan biri de çocuğun iyi olma halinin ortadan kalkarak sürekli stres, kaygı içinde eğitimini sürdürmesi. Sanırım en acısı da bir çocuğun bunu yaşamasına izin vererek, bunu seyrediyor olmak."

BESLENME ÇANTASI BOŞ GİDİYOR, BOŞ DÖNÜYOR!

"ABD, İngiltere, İsveç, Hindistan, Çin, Güney Kore ve diğer ülkelerde çok dengeli ve yeterli bir beslenmeyi içeren programlar mevcut. Örneğin İskoçya'da düşük gelirli ailelerin çocuklarına 2015'den bu yana ücretsiz yemek veriliyor. Bu çalışmanın sonucunda okula devam ve okul başarısında artış gözlemleniyor. Dünyada ülkelerin yüzde 61’i okulda yemek veriyor. Avrupa'da en çok atlanılan öğün olan kahvaltı için çeşitli programlar hali hazırda yapılıyor. Bu çalışmalar bize şunu gösteriyor, okulda yemek programı varsa çocukların bilişsel fonksiyonlarında artış oluyor, okula düzenli gidiyorlar. Türkiye'de ise beslenme çantasını her gün okula getiren çocukların oranı yüzde 56, bazen getirenlerin oranı da yüzde 16 ama bakılıyor ki dengeli ve yeterli bir beslenme çantası değil. Maalesef okula boş giden beslenme çantası eve boş dönüyor.”

EĞİTİMDEN VE SAĞLIKTAN TASARRUF OLMAZ!

“PISA 2022 raporunda öğrencilere “Geçen 30 günde yiyecek alacak paranız olmadığı için kaç kere yemek yiyemediniz?” sorusuna ülkemizde en az 5 öğrenciden birinin haftada en az bir kere parası olmadığı için yemek yiyemediğini söylemesi durumun vehametini ortaya çıkardı. Türkiye OECD ülkeleri arasında yüzde 19,2 ile haftada en az bir kez yiyecek parası olmadığı için yemek yiyemeyen öğrenci oranının en yüksek olduğu ülke oldu."

DAYANIŞMAYI DA GÜÇLENDİRMEMİZ GEREKİYOR

İktidarın yetersiz beslenmeye karşı bir an önce önlem alması gerektiğini ifade eden Karataş şöyle devam etti; ‘’Saadet Partisi olarak her zaman ifade ediyoruz, yetersiz beslenmeye karşı bir an önce önlem alması gereken iktidardır. Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı bir an önce okul yemeğini ücretsiz ve sağlıklı bir öğün olarak uygulamalıdır, çocukların sağlığından, eğitiminden tasarruf olmaz. Fakat çocukların açlığı, gıdaya erişmekte zorluk çekenleri izlemek değil dayanışmayı da güçlendirmemiz gerekiyor. Yerel yönetimler, belediyeler tüm sıkıntılara rağmen bu kış iyice derinleşecek olan yoksulluğa karşı çocuğun, kadının, engellinin, yaşlının, gencin yanında olmalılar.

30 BİN HANE SOSYAL YARDIMLARA MUHTAÇ!

Karataş sözlerine şöyle devam etti; ’’Özellikle köylerden ve beldelerden şehir merkezine okumaya gelen öğrenciler yemek ve yol masrafları noktasında büyük sıkıntılar çekiyor. Asgari ücretle geçinen bir evde annenin çocuğunun beslenme çantasına koyacak bir lokma ekmek bulamaması çok acı. Afyonkarahisar’da ekonomik kaygılar sebebiyle çocuklarının eğitim masraflarını karşılayamaz hale gelen veliler özellikle lise dönemindeki çocukların eğitimlerini yarıda kesmek zorunda kalarak haneye ek gelir olması amacıyla iş arayışına girmektedirler. 

ÜCRETSİZ OKUL YEMEĞİ NE OLDU?

Türkiye’de yüz binlerce çocuk derin yoksulluk nedeniyle yetersiz besleniyor. Okula aç giden çocuklar, “ücretsiz okul yemeği ” uygulaması bir türlü gündeme gelemediği için eve aç dönüyor. Yaklaşık 2 yıl önce açıklanan verilere göre Afyonkarahisar merkezde ’30 bin hane’ sosyal yardımlardan faydalanmak için sosyal yardımlaşma vakfına başvuruda bulunmuştu. Bu durum 2024 yılı itibariyle krizin derinleştiğini varsaydığımızda maalesef içler acısı” dedi.