• BIST 100

    9809,64%0,96
  • DOLAR

    32,57% 0,26
  • EURO

    34,98% 0,03
  • GRAM ALTIN

    2456,42% 0,85
  • Ç. ALTIN

    3991,84% 0,00

Provokatif saldırıyı şiddetle tel’in ediyoruz

Yeniden Refah Partisi İl Başkanı İbrahim Derviş Suna, “Ermeni tarafının tek taraflı provokatif saldırısını şiddetle tel’in ediyoruz. Dost ve kardeş Azerbaycan'ın haklı davasının her zaman yanında yer alıyoruz” dedi.

SİYASET 29.09.2020 17:30:00 0
Provokatif saldırıyı şiddetle tel’in ediyoruz

Yeniden Refah Partisi Afyonkarahisar İl Başkanı İbrahim Derviş Suna, Ermenistan'ın Tovuz mevzilerine saldırısı sonrası bugün de Dağlık Karabağ’a yönelmesinin asla tesadüfi olmadığını, bu saldırıların Rusya’nın, Ermeni Diasporasının yoğun olduğu Fransa'nın ve ABD’nin bilgisi dışında gerçekleşme imkanının olamayacağını söyledi.

BÖLGESEL BARIŞI DA TEHLİKEYE ATABİLECEK BİR ADIM

Ermenistan'ın Azerbaycan'a yaptığı küstah saldırının ardından Yeniden Refah Partisi'nden konu ile ilgili açıklama yapıldı.

Yeniden Refah Partisi Afyonkarahisar İl Başkanı İbrahim Derviş Suna tarafından yapılan yazılı açıklamada, ülkenin ekonomisi ve eğitimi ele alınarak, iktidar partisi eleştirildi.  

Başkan Suna, “Ermenilerin Azerbaycan'a ait olan Dağlık Karabağ'a yönelik saldırısını ve güç kullanmasını şiddetle kınayarak, Ermenistan'ın bu saldırısının Azerbaycan'ın egemenliğini ihlal ettiğini belirterek bunun bölgesel barışı da tehlikeye atabilecek bir adım olduğunu kaydetti.

ATEŞKESİN TEK TARAFLI İHLALİ

İbrahim Derviş Suna, Azerbaycan'ın, Ermenilerin güç kullanımına karşı sadece nefsi müdafaa hakkını kullandığını, Ermeni tarafının kabul edilemez saldırısının taraflar arasındaki ateşkesin tek taraflı ihlali olduğunu vurguladı.

Uluslararası kurum ve kuruluşların, Ermenilerin sivil yerleşim alanlarına yönelik saldırılarına karşı süratle gerekli caydırıcı tedbiri alması gerektiğini ifade eden Suna, Tovuz olayının ardından tekrar planlanıp sahneye konan bu tehlikeli kışkırtma eylemini derhal durdurması gerektiğini kaydetti.

"ARKALARINDAKİ ÜLKELER BELLİDİR"

Ermenistan'ın bu adımı ile bölgede Türkiye'yi zor duruma sokmak istediği belirten Derviş Suna, 30 seneden beri Güney Kafkasya’nın kanayan yarası Dağlık Karabağ’ı işgal altında tutan Ermenistan'ın, özellikle son dönemlerde ulaştırma ve enerji alanlarında Türkiye ile Azerbaycan arasında yaşanan olumlu gelişmeler de dikkate alındığında, demiryolu ulaşım bölgesi ve enerji nakil hattının içinden çıkılmaz girift bir hale getirerek yeni bir sorun yumağı durumuna dönüştürmeye çalıştığını bildirdi.

AZERBAYCAN'IN HAKLI DAVASININ YANINDAYIZ

Dağlık Karabağ konusunda deyim yerindeyse 28 seneden bu yana Ermenistan’ın adeta emniyet sübabı olarak görev yaptığını kaydeden Başkan Suna, “Ermeni tarafının tek taraflı provokatif saldırısını şiddetle telin ediyoruz. Dost ve kardeş Azerbaycan'ın haklı davasının her zaman yanında yer alıyoruz” dedi.

AYNI KOŞULLAR ALTINDA GİRİYORUZ

Ülkenin eğitim durumuna da değinen Başkan Suna şunları söyledi: “Hepimizin bildiği gibi, aralık ayında Çin’de başlayan ve dünya genelinde yayılım gösteren COVID-19 pandemisi, 23 Mart 2020’den itibaren[1] eğitim-öğretim hayatının dijital iletişim araçları üzerinden yapılmasını zorunlu kılmıştır. Yeni bir eğitim-öğretim dönemine de aynı koşullar altında giriyoruz.

Öncelikle 21 Eylül 2020 itibarıyla başlayacak olan yeni eğitim ve öğretim döneminin sayıları 27 milyonu bulan ilköğretim, ortaöğretim ve üniversite öğrencilerimiz ile 1,5 milyonun üzerindeki eğitimcimiz, akademisyenimiz ve idari personelimiz için hayırlı olmasını diliyorum.

AHLAKİ VE MANEVİ ANLAMDA DA KALİTELİ OLMALI

Bizler Yeniden Refah Partisi olarak, ülkemizin en değerli kaynağının insan kaynağımız olduğuna inanıyoruz. Bu nedenle siz kıymetli geçlerimizi, yeni nesillerimiz olarak, Yeniden Büyük Türkiye hedefinin en önemli unsurları olarak görüyoruz. Bu bağlamda sizler ne kadar kaliteli eğitim alırsanız, ne kadar nitelikli hale gelirseniz, ülkemizin geleceği de o denli garanti altına alınmaktadır. Çünkü kaliteli eğitim, kaliteli nesillerin yetiştirilmesini sağlayacaktır. Kaliteli nesillerden kastımız ise bilimsel ve teknik anlamda kaliteli olmakla birlikte, ahlaki ve manevi anlamda da kaliteli olmaktır. Milli Görüşün temsilcileri olarak bizler çok iyi biliyoruz ki; bir ülkenin asıl zenginliği, tankı, topu, tüfeği ve parası değil; imanlı, inançlı ve ilim sahibi evlatlarıdır.

ACI TECRÜBELERİYLE MÜŞAHEDE ETTİK

Bu sebeple, önce ahlak ve maneviyat ilkesini gerçek anlamda özümseyerek gençlerimizi, yeni nesillerimizi hidayet ve ilmi kendi bünyelerinde birleştirebilen, vatan sevgisine ve tarih şuuruna sahip ahlaki değerleri yüksek nesiller olarak yetiştirebilmemiz gerekmektedir. Bu özelliklerden birinin eksik olduğu nesiller yetişmesi halinde, ülkemize yarardan çok zarar geleceğini geçmiş dönemlerimizde örnekleriyle ve acı tecrübeleriyle müşahede ettik.

Biraz önce de ifade ettiğimiz gibi, kaliteli nesiller yetiştirmek için kaliteli eğitim veren bir eğitim-öğretim sistemine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu noktadaki en önemli unsur elbette ki öğretmenlerimizdir, eğitimcilerimizdir.

6 BAKAN, 15 DEFA EĞİTİM SİSTEMİNİ DEĞİŞTİRDİ

Ancak, Yeniden Refah Partisi olarak görüyoruz ki 18 yıllık Ak Parti iktidarının eleştirimize en fazla muhatap olduğu alanlardan birisi Eğitim ve Öğretim ile ilgili icraatlarıdır. Ak Parti iktidarlarının 18 yıllık icraatında görev alan 6 bakan, 15 defa eğitim sistemini değiştirmiştir. Bu rakamlara göre bir bakanlık dönemine neredeyse 3 defa eğitim sistemi değişikliği düşmektedir. Bu değişimler hem zaman kaybına neden olmakta hem de eğitim-öğretimde bir bakıma temel atmaktan öte adımlar atmamıza engel olmaktadır. Değiştirilen her bir sistem, sanki bir önceki sistem başka bir iktidar tarafından getirilmişçesine eleştirilmekte, “bu seferki en hayırlısı olacak” sloganıyla şaşaalı bir temel atma törenine sahne olmaktadır.

AKSAKLIKLARLA GÜN YÜZÜNE ÇIKTI

Neredeyse her yıl değişen eğitim sistemi nedeniyle, eğitimcilerimizin sil baştan yeni bir sisteme uyum sağlamaları beklenmektedir. Eğitimcilerimizin değişen sisteme uyum sağlamalarının yanı sıra, öğrencilerini de bu sistem değişikliklerine adapte etmeye çalışmaları gerekmiştir. Halbuki her sene bu çabayı göstermek durumunda kalan kıymetli eğitimcilerimizin, iyi tasarlanmış bir müfredatla ve eğitim-öğretim sistemiyle kaliteli nesiller yetiştirebilecek niteliğe ve donanıma sahip olduklarını gayet iyi biliyoruz. Nitekim Sayın Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un 2020-2021 Eğitim-Öğretim Dönemi için açıkladığı pandemi senaryolarının dahi belirli bir sistemden uzak olduğunun, 7 Eylül 2020 tarihinde başlamış olan telafi derslerindeki aksaklıklarla gün yüzüne çıktığını üzülerek müşahede ediyoruz.

EĞİTİMCİLERİN MAAŞLARI DERHAL İYİLEŞTİRİLMELİ

Bu sistemsizliğin oluşturduğu belirsizlik ortamında eğitimcilerimiz, pandemi sürecindeki yeni sisteme yine kendi çabalarıyla uyum sağlamak durumunda bırakılmışlar ve eğitim sürecinin en önemli unsurları olduklarını bir kez daha tüm topluma göstermişlerdir.

Eğitimcilerimizin, eğitim sisteminde sürekliliğin sağlanamamasından doğan bu zorlukların yanı sıra, döviz kurları ve enflasyon karşısında direnemeyen maaşları ile -bazıları ise ailelerinden çok uzakta- görev yaptıklarını gayet iyi biliyoruz. Bu nedenle iktidarın eğitimcilerimizin maaşlarını derhal iyileştirmesi ve il dışı/il içi tayinlerin sürekliliğini sağlaması gerekmektedir.

TAYİN SİSTEMİNİ İVEDİLİKLE HİZMETE ALACAĞIZ

Bizler Milli Görüş’ün devamı olarak, aynı 54. Hükümet zamanında olduğu gibi, iktidara geldiğimiz anda oluşturacağımız yerli ve milli kaynak paketleri ile tüm memurlarımızın maaşlarını ilk yıl %50 oranında, takip eden yıllarda ise gerçek enflasyonun üzerinde zamlarla iyileştirerek, eğitimcilerimizin mali şartlarını yaşanabilir ve mesleğin onuruna yakışır bir düzeye getireceğiz. Eğitimcilerimizin geçimini sağlamak için ek işler yapmalarına gerek bırakmayacak, sadece asıl işleri olan eğitim ve öğretime odaklanacakları bir gelir seviyesini hızla sağlayacağız. Ayrıca ailenin toplumun en temel yapı taşı olduğunun bilinci ile eğitimcilerimizin aile bütünlüğünü sağlayacak tayin sistemini ivedilikle hizmete alacağız.

MEVSİMLİK BİRER İŞÇİ GİBİLER

Çünkü bizler biliyoruz ki aile bütünlüğünü sağlayamamalarından ötürü mutsuz olan eğitimcilerimiz, mesleklerini icra ederlerken verimli olamaz. Yeni bir eğitim-öğretim dönemine girerken, bunca olumsuzluğu göğüsleyerek gençlerimizin yol göstericisi olan kıymetli eğitimcilerimize teşekkür ediyoruz. İktidarın, milli eğitimde çözüme kavuşturamadığı bir diğer sorun ise öğretmen atamaları konusudur. Öğretmen ihtiyacının 100 binin üzerinde olduğu ülkemizde öğretmenlere kadro vermek yerine mevsimlik birer işçi gibi sözleşmeli olarak çalıştırılması, özlük haklarına kavuşturulmaması, önemli bir siyasi başarısızlığı gözler önüne sermektedir.”

VERGİLER ENFLASYONU KÖRÜKLEMEKTEDİR

Ülkenin ekonomik durumunu da ele alan İbrahim Derviş Suna şunları kaydetti: “Ak Parti hükümetleri 18 yıldan bu yana sağlıklı ve adil bir gelir politikası üretememiş, gelir ihtiyacı doğdukça dolaylı vergileri artırarak çözüm arayışına gitmiştir. Bu hükümetlerin gelir ihtiyacına karşılık izlediği tek politika akaryakıt, otomotiv, alkol ve tütün mamulleri üzerindeki ÖTV miktarını artırmaktan ibaret olmuştur. Halbuki KDV ve ÖTV gibi dolaylı vergiler tahsili kolay olmakla birlikte vergi yükünün adil dağılımında olumsuz etki yapan vergilerdir. Bu vergiler enflasyonu körüklemektedir.

ADİL BİR VERGİ REJİMİ OLUŞTURULMALI

Yapılması gereken de vergi sisteminin baştan sona gözden geçirilerek adil bir vergi rejimi oluşturmaktır. Ak Parti hükümeti adil bir vergilendirme politikası yaratmaktan aciz bir görünüm vermektedir. Bu acziyetin eseri olarak en kolay yolları tercih etmektedir. Ancak bu politikalar ekonomik yapımızı giderek bozmaktadır.

Yeniden Refah Partisi olarak Ak Parti hükümetini kolaymış gibi görünen yanlış politikalar yerine kalıcı bir politika belirlemeye ve adil bir vergi düzeni arayışında çaba göstermeye davet ediyoruz.”


  • Cuma 21.6 ° / 8.6 ° Güneşli
  • Cumartesi 24.7 ° / 6.9 ° Güneşli
  • Pazar 24.9 ° / 8.6 ° Güneşli