Son günlerde olanları hayretle izliyorum.

Pandemi sürecinde malumunuz insanlar evlerine kapanmak zorunda kaldı, kısıtlı bir şekilde hepimiz hayatımızı idame etmeye çalışıyoruz.

Yasaklı birçok alan olduğu için ise insanlar ekonomik darboğaza girdi ve özellikle küçük esnaf ne yapacağını şaşırmış durumda… Birçoğu çektiği kredilerle ayakta kalmaya çalışıyor.

Hayretle izlediğim konulara gelecek olursak;

Dedik ya; insanlar ekonomik açıdan bayrağı çekmek üzere ancak bizim siyasilere bakıyoruz nelerle uğraşıyorlar.

Bir furyadır gidiyor Ana Tanrıça Kybele heykeli…

Farkında mısınız hiçbir siyasi, hiçbir devlet adamı esnaf için gariban için birşeyler yapayım, farklı projeler üretelim, kampanya başlatalım da ülkeye örnek olsun derdinde değil!

Eski Bakan Prof. Dr. Veysel Eroğlu, kalkar Sevgi Yılı, Aile Yılı bunlarla uğraşır, diğerleri Kybele heykeli ile uğraşır…

Şimdi bu yazımdan sonra diyecekler; e verdik ya esnafa 3 ay kira ve 1000 TL’lik destek, daha ne yapalım!!!

Vallahi Allah razı olsun; esnafa verdiğiniz bu destek ihya etti onları, hayatlarını kurtardı, sağolun ya… Laf olsun torba dolsun işte…

Destek olduk demek için günü kotarma siyaseti…

Malum 2020 yılı Sevgi Yılı ilan edilmişti, başımıza gelmeyen kalmadı. 2021 yılı da geçtiğimiz günlerde lüks bir otelde yapılan toplantı ile Aile yılı ilan edildi. Aman dikkat!

Ohhh miss…

Sevgiyle, ailemizi kurtaracağız…!

Geçen yıl ilan edilen Sevgi Yılında bile sevgisizlik vardı bilyor musunuz? Neydi o sevgisizlik; Sevgi Yılı ilan edilirken bile ayrımcılık yapılmış bazı STK’lar, bazı kurumlar, bazı kişiler bu projeye dahil edilmemişti.

Kibri tavan yapmış isimlerin yapacağı projeler böyle olur! Veysel Eroğlu, bir kere şu toplumda yaptığı ayrımcılıktan vazgeçmeli ki  Sevgi Yılı projesi yerini bulsun.

Sevgi, Saygı, Güzel İlişkiler, Aile yapısı gibi konular, kökleri bin yıllara uzanan Türk toplumunun zaten bildiği ve uyguladığı şeylerdir.

Aile Yılı ilan edilmesi konusuna gelecek olursak:

Bir kere toplantı lüks bir otel salonunda yapılıyor, diğer yandan yasağın olduğu gün (Cumartesi) saat 11.45’te yapılıyor.

Hayırdır yasak vatandaşa var da size mi yok? Aileyi kurtarmak için yapılan toplantıda yine bir ayrımcılık… Kendisine yakın isimler çağrılmış, bir de kurum müdürleri zorunlu olarak getirilmiş!

Ben artık size ne diyeyim ki?

Projelerin içeriğine baktığınız zaman çok olumlu, güzel şeyler…

Veysel hocamızın bakanlığı döneminde Afyonkarahisar’a ve hatta ülkemize verdiği hizmetleri asla görmezden gelemeyiz. Sağolsun, varolsun da sorun olan nokta şurası;

Tüm kurumları bu işe zorunlu bir şekilde dahil etmek niye? Kendin konularla ilgili açıklama yap olsun, bitsin. Kurum müdürleri onca işinin arasında senin Sevgi yılınla, Aile yılınla mı uğracaklar?

Aileler dağılıyormuş, boşanma oranları artmış ve bunun önüne geçilmesi gerekiyormuş! Ailelerin dağılmasının ana sebebi maddi sıkıntılar olabilir mi acaba?

Ve acaba yanlış ekonomik politikalardan kaynaklı olarak bu duruma gelinmiş olabilir mi?

Ne dersiniz?

Şimdi benim söylediklerimi çoğu anlamakta  güçlük çekecektir yada önyargıyla bakacaktır. “Tok açın halinden ne anlar?” misali; tuzu kuru adamlar anlamazlar garibanın, yoksulun halinden…

E tabi koronavirüs size uğramadı, her ay maaşlar çatır çatır hesabınıza yatıyor ne de olsa…!

Devletin kaynaklarını böyle saçma sapan işlere harcayacağınıza garibanlar için birşeyler üretin. Pandemi nedeniyle işyeri kapanmış belki evinde kuru ekmeği zor bulan ancak kimselere birşey söyleyemeyen esnaflara bir dönün bakın…  

Afyon’u tanıtalım, turizmi canlandıralım, aile yapısını kurtaralım, müzelerimizi Ana Tanrıçalar, tarihi objelerle dolduralım.

Şuan için bundan kime ne?

Tamam; olağanüstü bir durum olmadığı hallerde bunlar da olmalı da şimdi olağanüstü hal var. Şuan kırmızı alarm verilmesi gereken bir durumdayken uğraştığınız işlere bir bakın…

Ha bunlar sadece benim sözlerim de değil, kime dokunsak bin ah işitiyoruz haberiniz olsun…