Fikret YAMAN
E-Posta : fyaman78@gmail.com
Fatih Sultan Mehmet Han’ın emaneti, büyük fethin sembolü, milyonlarca Türk’ün ibadete açılmasını hayal ettiği Ayasofya. Bu hafta daha farklı bir konuya değinecektim ama tarihimizde böylesine önemli bir olayı yazmadan geçemedim. Hepinizin bildiği üzere geçtiğimiz Cuma günü Danıştay’ın ve Cumhurbaşkanımızın onayı ile tekrar ibadete açıldı Ayasofya Camii. O gün itibariyle sosyal medyada birçok yorumla karşılaştım. Kimisi mutluluktan havaya uçarken, kimisi de Ayasofya Camii’nin ibadete açılmasını yanlış olarak değerlendiriyorlardı. Ayasofya’nın müze olarak kalmasını savunanlardan bazıları müze olarak buradan gelir elde edildiğini savunuyorlardı. Fakat bilmedikleri hayatta gelirden daha önemli şeylerin olduğu idi. Daha birkaç gün öncesinde ABD’nin açılmaması gerektiğini belirtmesine rağmen, hükümetimizin kararlı duruşu ve işimize kimsenin karışamayacağını dile getirmesi hepimizi gururlandıran bir olaydı. Bu karar sonrası havaya uçanlardan biri de bendim. Tarihimiz küçüklüğümden beri ilgimi çeken ve gerek Osmanlı tarihi gerekse genel Türk tarihi kitapları kitaplığımda yer alan ve okumaktan çok haz aldığım bir konu. Ortaokul çağlarımdan beri Ayasofya’nın ibadete açılmasını en çok isteyenlerden biriyim. Şu salgın döneminden sonra İnşallah namaz kılmak da nasip olur İstanbul’a gittiğimizde. Tabiki Ayasofya’nın ibadete açılması bazılarını da kızdırdı. Papa “Ayasofya’nın ibadete açılması çok acı verici” derken, Rusya “Tarihin akışını değiştirecek karar” şeklinde olaya baktı. ABD “Hayal kırıklığına uğradık”, Yunanistan ise “Ciddi sorun” şeklinde ifadelerde bulundu. Bundan sonra tek dişi kalmış canavarlar elbette ki ülkemiz üzerinde oyunlar oynamaya çalışacaklardır. Ne yaparlarsa yapsınlar atılan adım doğrudur ve halkın büyük bir bölümünde memnuniyet uyandırmıştır. Bu durum karşısında rahmetli Necmettin Erbakan’ın “Korkar mı Nemrudun ateşinden İbrahim olursa insan, hodri meydan, hodri meydan, hodri meydan” sözü aklıma geliyor. Bakalım bundan sonraki süreçte neler olacak. Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere, emeği geçen herkesten Allah razı olsun. Rahat uyu Erbakan Hocam, rahat uyu Muhsin Başkan, rahat uyu Fatih Sultan Mehmet Han… Doç. Dr. Fikret YAMAN
