Celal Bursalıoğlu


3 Y (Yolsuzluk, Yoksulluk ve Yasaklar)


3 Y (Yolsuzluk, Yoksulluk ve Yasaklar)
Celal Bursalıoğlu

Celal Bursalıoğlu

E-Posta : cb.oglu03@gmail.com

2001 yılında ilimizde kurulan Ak Parti 3 Y ile yola çıkarken halkımız tarafından büyük bir teveccüh gördü. Bu 3 Y’ye oldukça sıcak bakan vatandaşımız 2002 yılı 3 Kasım’da yapılan genel seçimlerde Ak Parti’yi büyük bir oy yüzdesi ile iktidara getirdi. Neydi bu 3 Y, YOLSUZLUK, YOKSULLUK ve YASAKLAR’dı.

Gelelim 3 Y’lerden ilkine.

3 Y (YOKSULLUK)

Geçtiğimiz günlerde devletin en yetkili kurulu tarafından açıklanan bilgilere göre, enflasyon rakamları son 15 yılın en yüksek rakamı, yine son 15 yılın en yüksek işsizliği, yine yoksulluğun en yükseği bu 15 yıl içinde görülmüş. Bunu ben söylemiyorum, bu devletin, bu iktidarın resmi kurumu söylüyor. Yani Ak Parti’nin iktidara geldiği 16 yılın son 15 yılındaki resmi rakamları söylüyor. 1600 TL Asgari ücret alan bir vatandaşımız, para yetmiyor dediğinde (gözüne dizine dursun) deniliyor. Bir çiftçimiz mazot, gübre pahalı dediğinde provokatör deniliyor. Pahalılıktan dolayı üretim olmayınca ithal edilerek birilerinin cebi dolduruluyor.  

3 Y (YASAKLAR)

İktidarı rencide edecek bir olay veya iktidara zarar verecek bir durum olduğunda yayın yasağı getiriliyor. Halkın haber alması engelleniyor. Bunu yapan kuruluşlara Havuz medyası deniliyor. Onlar aldığı talimatlar doğrultusunda yaptığı yalan ve yanlış, taraflı yayınlarla halkı inandırmaya çalışıyor. Bu işleri yapan MEDYA oluyor.

Amerikalı papaz, Alman gazeteci, ruhsatsız ocak çalıştırırken gaz patlaması sonucunda hayatlarını kaybeden işçilerden sorumlu patronlar, yine usulüne uygun inşaat yapmadığı için yolun çökmesi sonucunda kazada hayatlarını kaybedenlerden sorumlu olan müteahhit patronların ceza almadığı YARGI.

Üniversitesinde oy alamayan, Akademisyenlikte bir kariyeri olmayan ama Rektör olarak atanan, gençlerimize ilim yerine aldığı talimatlar doğrultusunda fikir aşılayan Rektörlerin olduğuÜNİVERSİTELER.

Atatürk’e hakaret eden, Türk düşmanı Kadir Mısırlıoğlu’nu ziyaret ederek halkın tepkisini alan dini lider. Cumhuriyetimizi kuran Mustafa Kemal Atatürk’ün ölüm yıldönümünde camilerde adını bile andırmayan dini lider. Gelen talimata göre, doğru olmasa da doğruymuş gibi halkı inandırmak, dini duygular üzerinden karaya ak dedirtmek, bu yolda vaazlar vermek gibi uygulamaları Allah’ın evinde yapan DİYANET.

3Y (YOLSUZLUK)

Valla bu konuya ben bir şey söylemeyeceğim. İktidarın atadığı Sayıştay’ın belediyelerle ilgili hazırladığı ve günlerdir konuşulan denetleme raporlarına bakarak yazacağım. Bakalım çeyrek yüzyıldır iktidarın elinde olan belediyelerde manzara nasıl? Gazetelerde yer alan haberlere göre, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde yapılan denetimlerde eski başkan Melih Gökçek’in, KDV üzerinden yapılan birtakım oyunlarla mal ve hizmet alım harcamalarını 3.3 milyar lira eksik gösterdiği ortaya çıkmış. Aynı raporda ihalesiz yapılan kiralamalar, kime gideceği belli olan ihaleler, bazı taşınmazlarda kullanım amacına uygun inşaat ve yatırımlara başlanmaması gibi çok sayıda usulsüzlüğe yer verilmiş. Bunlar iftira olsaydı Gökçek görevden alınmazdı. Fakat bir cezada verilmedi.

Ordu Belediyesi’nde teknik personelden bazı isimlerin teknik gezi için Tayland’a gönderildiği, Menderes Belediyesi’nde yaklaşık 2 milyon TL’nin kayıp olduğu, Güngören Belediyesi’nde belediye araçlarının yaz tatilleri ve hafta sonlarında özel işler için kullanıldığı ve yakıt giderlerinin de belediyeye ödetildiği, Arnavutköy Belediyesi’nde piyasada metresi 1 lira 72 kuruş olan hortumun metresine 78 lira ödendiği, yasal oran % 1 olmasına rağmen % 18 KDV’yle belediyeye Kuran alındığı, Fatih Belediyesi’nde vergi gelirlerinde belediyeye ayrılan payın hatalı hesaplanmasından ötürü belediyenin 1 Milyon 409 bin 228 TL zarara uğratıldığı ortaya çıktı.

İşin başka boyutu ise, Sayıştay raporlarına göre yolsuzluk, usulsüzlük veya görevi kötüye kullanan belediye başkanları görevden alınıyor, yerine yine aynı partiden bir başkan atanıyor, tüm bu suçları işleyen belediye başkanı elini kolunu sallayarak aramızda geziyor.

Eskiden böyle miydi? Devlet malını çalan, yiyen veya başkasına peşkeş çeken birisi, hem en ağır ceza ile cezalandırılır hem de insan içine çıkacak yüzü kalmaz, kendini ev hapsine mahkum ederdi. Ceza olmayınca her türlü yolsuzluk sanki mübah sayılıyor.

Allah kimsenin boğazından haram lokma geçirmesin. Geçirenleri ise bildiği gibi yapsın.

Allah’a emanet olun.  23 Kasım 2018 Cuma 21:06