Cemil PASLI


Beyin-Beyincik-Vicdan=Yasama-Yürütme-Yargı

Aile, Eğitim ve İletişim Uzmanı Cemil Paslı'nın kaleminden...


İnsan kâinatın küçültülmüş şeklidir, eskilerin ifadesiyle misal-i musaggardır.

Kâinatta Allah’ın yerleştirdiği “altın oran/mizan” insanda da vardır.

Akıl sahipleri kâinattan ya da insandan bütün disiplinler adına ibretler çıkarabilir.

Çok yaygın, aktüel ve cazip olduğu için insan ve yönetim sistemleri adına bir değerlendirme yapabiliriz.

Yönetişimde kuvvetler ayrılığı en temel esastır.

Erklerin bağımsız ve ayrı olması ve birbiriyle denge içerisinde çalışmasına dair insandan özetle şu ölçüyü alabiliriz.

İnsanda bulunan beyin yönetişimde yasama görevini üstlenir.

Bir “bal arısı” gibi çevresinden, insanlardan ve kitaplardan aldığı nektarları kendi kovanı olan beyninde işler ve kendine dair yaşam anayasası ve onun çizdiği çerçeve içerisinde kanun/tüzük/yönetmelik ve diğer yasal mevzuatı düzenler, resmi gazetede yayınlar ve hayata aktarılması için yürütmeden sorumlu beyinciğe bildirir.

Beyincik yasama organı beyinden gelen anayasa/yasa/tüzük/yönetmelikler çerçevesinde hiç yorum yapmadan vücudu yönetir.

Uygulamada ortaya çıkan sıkıntıları anında çözümü için beyne bildirir.

Vicdan ise hem beyni yaptığı yasama faaliyetlerinde, hem de beyinciği yürütme işlemlerinde denetler.

İnsanın “bal arısı” örneğinde olduğu gibi beynini ve vicdanını insanlardan, kitaplardan ve dünyanın güzel tablolarından aldığı bilgilerle sürekli olarak zenginleştirmeli, parlatmalı ve hepsinden önemlisi güncel ve taze tutmalıdır.

Değişen ve dönüşen dünyada beynini ve vicdanının yeni bilgiler, yeni insanlar, yeni şehirler, yeni… katkılarla zenginleştirmelidir.

Beyni aktif kullanmayıp sürekli aynı tekrarlarla hayatını beyincik üzerinden yürüten insanlar erken yaşlarda dahi Alzheimer ve demans oluyorlar.

Yasama/Yürütme/Yargısını güncel tutmayan devletlerde hızla geriliyor ve tarihin arşiv raflarındaki yerini alıyor.

Teknolojinin gelişmesi ile konforun çok ön plana çıktığı günümüzde “konfor çürütür/hareket yaşatır” ilkesini esas alalım be bu ilkeyi sadece fiziksel aktivite ile sınırlamayalım.

Çalışmayan kasın küçüldüğü/atrofi gibi çalışmayan, yeni bilgiler, insanlar, şehirler, fikirlerle hareketlendirilmeyen beyninde küçülüp bizi Alzheimer ve demansa sürükleyeceğini unutmayalım.

Peygamberimiz (s.a.v.) “mescitte sürekli aynı yerde namaz kılmayın” sözüyle fiziksel hareketin önemine, “bir saat tefekkür bir sene nafile ibadetten değerlidir” cümlesiyle de zihinsel aktiviteniin hayati önemine dikkat çekmiştir.

Brain-Cerebellum-Conscience=Legislative-Executive-Judicial

Man is the reduced form of the universe, as the old people put it, he is a model.

The “golden ratio/balance” that God placed in the universe also exists in man.

Intellectuals can draw lessons from the universe or man for all disciplines.

Since it is very common, current and attractive, we can make an assessment for man and management systems.

Separation of powers is the most basic principle in governance.

We can briefly take the following measure from man regarding the independence and separateness of powers and their working in balance with each other.

The brain in man assumes the duty of legislation in governance.

Like a “honey bee”, it processes the nectar it receives from its environment, people and books in its own hive, the brain, and organizes laws/statutes/regulations and other legal legislation within the framework of its own constitution of life and the framework it draws, publishes them in the official gazette and notifies the cerebellum responsible for the executive to be put into practice.

The cerebellum legislative organ governs the body without any comment within the framework of the constitution/law/statute/regulations coming from the brain.

It immediately reports the problems that arise in practice to the brain for solution.

The conscience, on the other hand, controls both the brain in its legislative activities and the cerebellum in its executive processes.

As in the example of the “honey bee” of a human being, it should constantly enrich, polish and most importantly keep its brain and conscience up-to-date and fresh with the information it receives from people, books and the beautiful paintings of the world.

In a changing and transforming world, it should enrich its brain and conscience with new information, new people, new cities, new… contributions.

People who do not use their brain actively and continue their lives through the cerebellum with the same repetitions, even at an early age, get Alzheimer's and dementia.

States that do not keep their legislative/executive/judicial systems up to date are rapidly declining and taking their place on the archive shelves of history.

In today's world where comfort has become very important with the development of technology, let's take the principle of "comfort rots/gives life" as a basis and let's not limit this principle to physical activity only.

Let's not forget that just like a muscle that does not work shrinks/atrophies, a brain that does not work and is not activated by new information, people, cities, ideas will shrink and lead us to Alzheimer's and dementia.

Our Prophet (pbuh) drew attention to the importance of physical movement with his words "Do not pray in the same place in the mosque" and to the vital importance of mental activity with his words "One hour of contemplation is worth one year of voluntary worship".